Dolar : Alış : 34.5794 / Satış : 34.6417
Euro : Alış : 36.5473 / Satış : 36.6131
HAVA DURUMU
hava durumu

Adana

- Hoşgeldiniz - Sitemizde 14 Kategoride 1616 İçerik Bulunuyor.

Röportajlar

“Sahaflık giderek emekli işine dönüşüyor”

23 Kasım 2021 - 1.217 kez okunmuş
Ana Sayfa » Kültür Sanat»“Sahaflık giderek emekli işine dönüşüyor”
“Sahaflık giderek emekli işine dönüşüyor”

Kitap kokusunu hangimiz sevmeyiz? Hele ki içinde yaşanmışlıklar barındıran eski bir kitabın kokusunu. Saman kağıdının sararmış yaprakları arasında kimi zaman daktilo izlerini kimi zaman matbaa çizgilerini görmekten hangimiz haz almayız? Raflardan taşan kitaplar arasında içilen demli bir çayı ve buna eşlik eden koyu sohbetlerden kim haz almaz? Ve bunların hepsini yaşayabileceğimiz nadir mekanlardan olan sahafları kaç kişi sevmez? Ve sahafların giderek azalması, kaderine terk edilmesi kimi rahatsız etmez ki?

Geçenlerde bianet.org’da gördüğüm “Galata’daki 93 yıllık kitapçı ve Türkiye’nin ilk müzayede mekanı Librairie de Péra kirasını ödeyemeyeceği için kapanıyor” haberinin içimi sızlatması ile  bu konuyu gündeme taşımak, bir parça sahaf kültürüne katkı sunmak için konuyu önce (patronum) Filiz Yıldırıcı’ya açtım. Ondan onayı alır almaz ise soluğu Volkan Koyutürk’ün sahaf dükkanında aldım…

Hanifi Aktaş/ İş’te Life Adana

Sizi tanıyabilir miyiz?

Ben Volkan Koyutürk Sinema ve Televizyon Bölümü’nden mezun oldum. Yüksek Lisansımı  Felsefe üzerine yaptım. Bir buçuk senedir sahaf dükkanı işletiyorum.

Sahaf dükkanı açmaya nasıl karar verdiniz?

Sahaf dükkanı açmadan önce babam  4-5 yıl boyunca kitap tezgahında seyyar olarak kitap satardı. Sonradan birlikte şuan bulduğumuz yeri tutarak sahaf dükkanı açmaya karar verdik. Senaryo yazımı ve kısa film denemelerim devam ediyor ama vaktimin büyük çoğunluğunu sahaflığa harcıyorum.

Son 1.5 sene pandemi sürecine denk geliyor. Kötü bir zamanlama gibi görünüyor. Bu sizi etkiledi mi?

Pandemi döneminde kapanmalardan dolayı geçen bu bir buçuk senelik zaman dilimi oldukça zayıf geçti tabi. Okulların tekrar açılması biraz hareketlilik kazandırsa da bu defa ekonominin iyi işaretler vermemesi ile tekrar bir durgunluk dönemine girdik. Bunu da anlayışla karşılıyorum tabi. İnsanların ekonomik krizlerde bütçelerinden ilk kıstıkları alan genelde kültür sanat alanı oluyor. Bunda da ilk alan gelen kitaplar oluyor.

Müşteri profiliniz nedir peki? Kimler geliyor sahaf dükkanınıza?

Sahaf ziyaretçilerini tek bir profilde toplamak güç çeşitli yaş grubu ve mesleklerden okurlar geliyor. Baskın bir profilden bahsetmek güç. Öğrencisi de geliyor emeklisi de geliyor memuru da geliyor işçisi de geliyor.

Sahafçılığın Türkiye ve Adana özelinde gidişatını nasıl görüyorsunuz?

Sahafçılık Türkiye’de de Adana özelinde çok da iyiye gitmiyor. Online olarak kitap satan büyük firmaların bazen yüzde yetmişe varan indirimler yapması, dahası bu olanaklara sahip oluşu ister istemez biz sahafların satışlarına olumsuz etkiliyor. Adana’da özellikle nitelikli kitap bulma sıkıntısı var. Nitelikli okuyucu kitabını satma eğiliminde değil. Satsa bile fahiş fiyatlar talep ediyor. Bu defa biz o kitabı alıp satmaya kalksak okuyucu pahalı buluyor. Böyle olunca kısır bir döngü içinde buluyoruz kendimizi.

Online kitap satışı demişken, bu tarz  online satış yapan mağazalar ve büyük kitap zincir marketleri sahafları nasıl etkiledi?

Olumsuz etkiliyor ama aslında etkilememesi lazım. Çünkü kulvarlarımız farklı. Bizler ağırlıklı olarak ikinci el kitaplar satıyoruz onlarsa birinci el kitaplar. Ama sahaflardan bile daha uygun fiyata birinci el kitap sattıklarında bizleri de etkiliyorlar tabi. İnsanlar da hem daha uygun fiyata hem de birinci el kitabı daha uygunu gördüklerinde tercihlerini onlardan yana kullanıyorlar.

Siz kitapları nereden temin ediyorsunuz?

Kitapları genellikle kağıtçılardan, bit pazarından ve de okurların getirdiği kitaplardan temin ediyoruz. Bizler de tabi çok büyük indirimler olduğunda online satış yapan mağazalardan sipariş verebiliyoruz.

Sahaflar yalnızca ikinci el kitap satışı mı yapar?

Sahaflar yalnızca ikinci el satış yapmıyor. Birinci el kitaplar satan sahaflar mevcut. Ama bana kalırsa sahafçılığın ruhu eski kitap satmaktır. Hatta popüler eski kitaplar da değil, az bilinen ama kaliteli eski kitapları satmaktır. Sahaf değerli olan eski kitabı uygun fiyatlara satan kimse olmalıdır.

Sahaflık dışarıdan bakıldığında “karizması” olan, keyifli bir meslek. Peki ya zorluğu?

Sahaflık keyifli bir iş, kitaplar arasında olmak çok güzel. Sahaflığın dediğiniz gibi bir karizması bir duruşu var. Manevi anlamda çok tatmin edici bir meslek ama ne yazık ki maddi olarak çok tatmin edici olduğu söylenemez. Çünkü ortalama 10-15 liradan kitaplar satıyoruz. Bu bağlamda yalnızca sahaflık yaparak aile geçindirmek, hele ki alım gücünün düştüğü şu zamanlarda çok zor. Dolayısıyla ya ek iş yapmak durumunda kalıyorsunuz ya da sahaflık giderek emekli işine dönüşmeye başlıyor.

İnsanlar neden sahafları tercih etmeli?

Sahaflık sadece kitap satışı ya da maddi gelir kapısı değil aynı zamanda bir kültürdür. Tarihsel bir kültürdür. Osmanlıdan günümüze kadar gelen büyük bir mirastır. Ve bu kültürün yaşaması, ayakta durması gerekiyor. İstanbul’da kapanan birçok köklü sahafların haberlerini alıyoruz ve bu bizi üzüyor. Bu kültür maddi gerçekliklerin acımasızlığına terk edilmemeli. Bir sahafa gittiğinizde yalnızca kitap alıp çıkmazsınız. Oturur bir çayını içer sohbetini dinlersiniz. Kitaplar üzerine hayat üzerine konuşur, sonra kitabınızı alır çıkarsınız. Çıktığınızda elinizde yalnızca satın aldığınız kitap olmaz, yüreğinizde sıcaklık, yüzünüzde gülümseme, ruhunuzda sakinlikle ayrılırsınız. Sahaflığın en ayırt edici yanı da bu olsa gerek.

Sahaflık geleneğinin devam edebilmesi için neler yapılabilir sizce?

Devletin sahaflardan daha düşük ticari vergiler alması gerektiğini düşünüyorum. Bununla beraber okuyucuların sahaflara sahip çıkması gerekiyor.  Okuyucuların tercihlerini sahaflara yöneltmesi gerekiyor.    



YORUMLAR

İsminiz

 

E-Posta Adresiniz

Yorumunuz

FY Ajans