Yeşil üretim Türk sanayisinin rekabet gücünü artırır

SIFIR KARBON STRATEJİSİ İÇİN BELEDİYE VE SANAYİLERDE YEŞİL DÖNÜŞÜM

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İLE MÜCADELEDE BELEDİYE VE SANAYİLERDE YEŞİL DÖNÜŞÜM STRATEJİSİ

Aralık 2019’da Avrupa Birliği tarafından açıklanan Avrupa Yeşil Mutabakatı, sadece üye devletleri değil, AB ile güçlü ekonomik ve ticari bağları olan Japonya gibi ülkeleri de ciddi şekilde etkilemektedir. Bu bağlamda iklim değişikliği, karbon emisyonlarının düzenlenmesi ve sürdürülebilir kalkınma alanlarında somut ve kararlı önlemlerin sorumluluğu sadece devletlere değil aynı zamanda özel sektör kuruluşlarına da aittir. Bu nedenle, “Sanayilerde ve Belediyelerde Yeşil Dönüşümü” başlatmamız gerektiğini düşünüyorum. Yeşil dönüşüm, enerji üretiminden gıda tüketimine, ulaşımdan imalat ve inşaata kadar bir ülke ekonomisinin neredeyse her yönünü değiştirecek bir kavramdır. Yeşil Dönüşüm’ün net sıfır karbon emisyonu hedefi, biyolojik çeşitliliğin korunmasını, atıkların azaltılmasını ve doğal kaynakların verimli kullanılmasını sağlar.

Sanayileşme ile el ele giden hızlı kentleşme nedeniyle iklim krizinin etkilerini bugün daha güçlü hissediyoruz. Sera gazlarının etkisiyle dünyanın sıcaklığının giderek artması son iki yılda çok şiddetli bir şekilde tanık olduğumuz yangınlara, oksijen kaynağı ormanların azalmasına, orman ekosisteminin azalması da sellerin verimli toprakları sürüklemesine, meydana gelen kuraklığın tarım arazilerini yok etmesine neden olmaktadır. Böyle bir felaket, şehirlerde derhal harekete geçilmesi gerektiğine işaret eder. Bu nedenle şehirler için geliştirilen doğaya saygılı çözümler, şehirlerin geleceği için çok önemlidir. Şehirlerin geleceğini etkileyen aktörlerden biri olan belediyeler, iklim krizinin etkilerinin azaltılmasında kilit rol oynamaktadır. Yerel yönetimler, dünya çapında yaşanan ekolojik savaşın ilk adımlarında karar alma mekanizmaları olarak yer almaktadır. Bu nedenle, sorumluluklarının bir parçası olarak, ilçeler ve büyükşehir toplulukları, iklim krizinin etkisini azaltmak için mümkün olan en kısa sürede harekete geçmek için diğer paydaşlarla birlikte çalışmalıdır. Öte yandan, sanayide kirletmeden üretmenin mümkün olduğu vizyon doğrultusunda, sanayinin mevcut en iyi teknolojiyi kullanarak karbon emisyonlarını azaltma çabalarına hız verilmelidir. Sanayide yeşil dönüşüm kapsamında yapılacak araştırma ve uygulamalar ile çevresel iyileştirme, temiz ve yeşil üretimi yaygınlaştırma yoluyla Türk sanayisinin rekabet gücü artırılmalıdır.

 Doç Dr Tuğçe DEMİRDELEN